ABD Yüksek Mahkemesi, Meksikalı yetkililerin ülkeye sokulan kaçak silahlar nedeniyle ABD’li silah üreticilerine açtığı 10 milyar dolarlık tazminat davasını reddetti.
Mahkeme yargıçlarının oybirliği ile aldığı ret kararının münasebetini Yargıç Elena Kagan yazdı.
Kagan, münasebette, ABD’deki Silah Ticaretinin Korunması Maddesi’ne işaret ederek, “Meksika’nın şikayeti, davalı üreticilerin ve silah satıcılarının Meksika kaçakçılarına yasa dışı silah satışlarına yardım ve yataklık ettiğini makul bir formda argüman edemiyor.” sözlerine yer verdi.
Mahkemenin “bu tıp satışların kimilerinin gerçekleştiğinden ve üreticilerin bunu bildiğinden kuşkusu olmadığını” belirten Kagan, öte yandan ABD’deki kanunların davalı silah üreticilerine tanınan dokunulmazlıklarını koruduğunu kaydetti.
Meksika, ülkedeki silah şiddetinden ABD’li üreticileri sorumlu tutuyor
Meksika hükümeti, her yıl ABD imali yüz binlerce silahın güneydeki huduttan kaçak sokularak ülkedeki uyuşturucu kartellerinin eline geçtiğini, bu silahların karteller ortası yahut Meksika hükümetine karşı kullanıldığını savunarak Ağustos 2021’de ABD’li silah üreticilerine karşı 10 milyar dolarlık tazminat davası açmıştı.
Smith & Wesson, Glock, Beretta, Barrett, Sturm ve Ruger üzere dev silah şirketlerine karşı Massachusetts eyaletindeki federal adliyede açılan davada, üreticilerin, silahları kaçakçılara sattığı ve ülkede şiddeti körüklediği ileri sürülmüştü.
Federal mahkeme, eylül 2022’de, silah üreticilerinin “Silahlarda Yasal Ticaretin Korunması Yasası” olarak bilinen 2005 tarihli bir yasa tarafından korunduğu gerekçesiyle davayı reddetmişti.
Meksika hükümeti de mahkemenin ret kararını üst mahkeme olan temyiz mahkemesine taşımış, temyiz mahkemesi Meksika hükümeti lehine karar verince, silah şirketleri de Yüksek Mahkemeye başvurmuştu.
Meksikalı yetkililer, ülkede çok katı silah kuralları bulunmasına ve silah satan yalnızca bir işyeri olmasına karşın, her yıl ABD’de üretilen yaklaşık 350 bin ile 600 bin ortasında silahın ülkeye kaçak olarak sokulduğunu, hata mahallerinden ele geçirilen silahların “neredeyse tamamının” ABD’den getirildiğini savunuyor.